Wednesday, August 22, 2012

12.08.2012 Tarihli Mutluluk-Mutsuzluk Listem

Uzun zamandır evde oturarak geçirdiğim tek gün olan bugün, bir manik depresif edasıyla ufacık şeylere çok sevinip, ufacık şeylere çok üzülmekteyim. Hatta sonra, sevindiğim şeylerin ne kadar ufak olduğuna bakıp üzülmekte, üzüldüğüm şeylerin ne kadar önemsiz olduğuna bakıp sevinmekteyim. Günün -uyanık olduğum saatler bakımından- daha yarısını bile tamamlamamışken mutluluk-mutsuzluk listem şu şekilde:

Mutlu Liste

-Sabah rüzgarla fıtı fıtı hareket eden saçımın yüzümü gıdıklaması nedeniyle uyanmak

-Kahve ve ekmek stoğumun olması nedeniyle kahvaltı yapmak için dışarı çıkmak zorunda kalmamak

-Günlerdir PDF formatında okuduğum kitabımın aslında kitaplığımda olduğunu fark etmek

-Abimle uzun ve yakınlaştırıcı bir konuşma yapmak

-Abimin istediği ve Adana'da bulamadığı kitabın kitaplığımda olduğunu fark etmek

-Abimin istediği kitapları ve anneme seçtiğim Attila İlhan kitabını idefix'te bulmak, sipariş vermek

-Balkon yıkamak, çocukluğumu hatırlamak

-Balkona mis gibi kokulu çamaşır sermek

-İkea'dan aldığım minik bir hamster boyutundaki peluş fareyi yıkarken sevimliliği yüzünden gülme krizine girmek

-Camın önünde kitap okuyayım derken yağmura direnip sırtımın sırıl sıklam olması, sonbaharın yaklaşmasına sevinmek

-Abime ufak bi tatil için sponsor olabilmek (Küçük kardeş kıyağı)

Mutsuz Liste

-Uyandığımda dün bende kalan misafirimin gitmiş olduğunu fark etmek -hem de uyandırmaya kıyamadım notu bile bırakmaksızın!-

-Kahvaltı yapmak için dışarı çıkacak kimsemin olmaması

-Son zamanlarımda kitaplığımda olan kitaplardan dahi habersiz olacak kadar yoğun olmak

-Adana'yı ve ailemi ne kadar özlediğimi fark etmek, bir kere daha yalnız hissetmek

-Son zamanlarda kitaplığımda olan kitaplardan dahi habersiz olacak kadar yoğun olmak Vol. 2

-Aldığım hediyeleri elimle teslim edemeyecek kadar Adana'dan uzak olmak (Aile özlemi Vol. 2)

-Balkon yıkarken annemi-babamı özlemek (Aile özlemi Vol. 3)

-Balkona serdiğim çamaşırların yağmurda ıslanması

-Taa İstanbul'dan Fethiye'ye, Fethiye'den de İstanbul'a taşıdığım french pressimi kırmak (hala çok üzülüyorum)

-Daha yeni silinmiş camlarımın yağmurla tekrar kirlenmesi (Bir ev kadınının çilesi)

Günün daha yarısında olmam dolayısıyla listeyi akşam tekrar güncelleyebilirim. Yine de şöyle bir bakınca, hiç de mutsuz olmadığımı görüyorum, daha da mutlu oluyorum.

Bu da John Amca'dan hayat dersi.







No comments:

Post a Comment